- yigit keskin
Barcelona'nın Şehirli Erkeği: Gökhan

1- Öncelikle bize kendini tanıtır mısın? Kim bu Gökhan?
Ekonomiden mezun olup aklı sanatta kalan ve bir şekilde kariyer değiştirip şimdi fotoğraf ve video işleriyle uğraşan, görsel storyteller.
2- Ne zamandan beri Barcelona’da yaşıyorsun? İspanya’ya taşınma sürecin nasıl gelişti?
Yaklaşık 4 senedir Barcelona’da yaşıyorum. Öncesinde 5 sene boyunca Madrid’te yaşadım. İspanya maceram aslında ilk defa 2007’de dil kursu için Ispanya’ya gelmemle başladı. O zaman bir gün mutlaka dönüp burada yaşayacağım demiştim. Sonrasında İstanbul’da İspanyol bir şirkette ilk işime başladım. Evraklar içinde boğuştuğum bu iş hiç bana göre olmasa da güzel yanı toplantılar için sık sık Barcelona’ya seyahat etmemdi. O dönemde master derslerim bitmiş sadece bitirme projem kalmıştı. Okuduğum üniversiteyle anlaşması olan Madrid’teki bir okuldan danışmanlık alarak projemi Madrid’te bitirmeye karar verdim ve sonrasında da orda kaldım ve çalışmaya başladım.

3- Yaşadığın şehirde mutlu musun? Barcelona’yı daha önce yaşadığın şehirlerle nasıl kıyaslarsın? Avantaj ve dezavantajları neler?
Barcelona’daki hayatımdan oldukça memnunum. İstanbul ile kıyasladığımda küçük fakat bana göre ihtiyacım olan her şeyi barındıran ideal boyuta sahip. Şehir planlaması çok iyi düşünülmüş, mimarisi inanılmaz güzel, yeşil alan ve meydanları sayesinde nefes alabildiğim, her yere yürüebildiğim ya da bisikletle gidebildiğim kolay bir şehir. Şehir merkezinde denize girebilmek benim icin Barcelona’daki en güzel şey. Öyle arasında ya da işten çıkıp plaja gidebilmek paha biçilemez bir avantaj. Benim gibi seyahat etmeyi sevenler için de neredeyse dünyanın tüm önemli şehirlerine direkt uçuşların olması Barcelona’yi ulaşım açısından da cazip kılıyor. Elbette bu kadar güzel tarafı bir arada bulunduran bir sehir turistler için de çekici bir destinasyon. Bu yüzden yaz aylarındaki kalabalık can sıkıcı boyuta ulaşabiliyor. Ayrıca her geçen yıl pek çok insanın yaşamak icin Barcelona’yi tercih etmesi emlak fiyatlarını da oldukça arttırıyor.
4- Bize Barselona’daki bir haftasonunu tanımlar mısın? Cuma akşamından Pazar akşamına kadar neler yapıyorsun?
Havanın güzel olduğu günlerde trenle yarim saat mesafede olan Garraf’taki Little Beach House’a gidip günümü orda geçiyorum. Şehirde kalırsam arkadaşlarımla plajda ya da Ciutadella parkında piknik yapmayı seviyorum. Barcelona’nin alternatif ve çok hareketli bir sanat yaşamı var, sürekli şehirde festivaller, konserler ve sergiler oluyor. Enerjim oldukça bunları takip etmeye çalışıyorum. Eğer partileyeceksem genellikle cuma akşamlarını tercih ediyorum. Diğer ülkelere göre İspanya’da gece hayati geç başlıyor. Kulüplerde partiler 2’de başlayıp 6-7ye kadar devam ediyor dolayisiyla ertesi günden çok verim alamıyorum :) Pazar günlerine uzun kahvaltılarla başlayıp Encants adli bit pazarına gidip orijinal parçalar toplamayı seviyorum.

5- Şehirdeki favori noktaların neresi?
Çok bilinmeyen küçük meydanları ve geçitleri seviyorum. Pasage Sert ve Pasage de la Paz içinde enteresan dükkan ve cafelerin olduğu geçitler. Meydanlardan ise Gotic mahallesinin labirent sokakları arasında gizlenmiş ortasında kucuk bir havuzun olduğu Plaça Sant Felip Neri ve Sant Pere mahallesindeki Plaça Sant Pere favorilerim. Hem barındırdığı modern art koleksiyonu hem de lokasyonu açısından Museu nacional d’art de catalunya ise en sevdiğim müze.
6- Ne yiyelim, nerede yiyelim diye bir iki nokta atışı istesek?
Vegetarian mutfak olan The Green Spot’ta black pizza, Kibuka’da sushi, La Pepita’da tapas, Bacoa’da burger, Picnic’te brunch.
7- En sevdiğin cafe hangisi?
Duvarlarındaki ilüstrasyonlarına bayıldığım Cometa.

8- Ve tabii ki favori barını da öğrenmek isteriz?
Arkadaşlarımın da düzenli olarak performanslar yaptıgı La Federica en sevdiğim mekan. Küçük olmasına rağmen haftanın 3-4 günü düzenledikleri etkinlikler ve partileri sayesinde Barselona’nın en eğlenceli barı.
9- Eğer bize, Barselona’ya dair, sadece tek bir “mutlaka yap” maddesi verecek olsaydın ne olurdu?
Şehrin her yerini gören inanılmaz güzel Barcelona manzarasına sahip Bunkers olarak adlandırılan tepede günü batırmak.
10- Barselona’nın kalbinin attığı semt neresi?
Barselona her semtinde farklı seyler bulabildiğim bir şehir bu yüzden tek bir semt söylemem zor ama son yıllarda hızla değişip gelişen San Antoni benim de sık sık vakit geçirdiğim en hareketli semtlerden. Pek çok hip bar, restaurant, galeri bu semti popüler yapıyor.
Ayrıca yaşadığım semt olan Gracia’yi çok seviyorum. Onceden bir köyken sehrin büyümesiyle merkeze dahil olan bu semtte hala ayakta kalan 2-3 katli binalar, dar sokaklar, meydanlar sayesinde semt ruhunun iyi korunduğunu hissediyorsunuz.
